MASAL 11
DERLEME YERİ: TAVAS,ÇAĞIRGAN
ANLATAN: ALİ SOYUÇOK,1953
MASAL
Şindik bir padişahın oğlu bağa gezme gitmiş. Gezme gittiği yerde tesadüf bir çoban çadırına denk gelmiş. Çoban çadırında dünye güzeli bir gız vamış. Gülizar Hanım diye ismi. Buna aşık olmuş. Bi yüssük gız ona vemiş bi yüssük oğlan ona vemiş. Bubasına geliyor ''Buba ben'' diyo, ''filan dağda bi yörük gızına aşık oldum''. ''Olmaz yav'' deyoru. Evlenecesin evlenmecesin deken bubası ne gada padişah vezir gızı varsa gülistan bacasına topleyor. Oğlan hepsine bakıyor. ''Ah kimisi paşa gızı kimisi vezir gızı heç biri benzemiyor Gülizar Hanım'a'' deyor. Eh ondan sonra ne yapsın gızlar dağılıyor. Bubası buna gızıp bi mapushaneye sokuyor. Eh orada günlerce yatıyor. Tabi günlerce yatıyor, bubası gapıyı açıvemiyor. ''Ben bunu nedem'' diyor. On beş yirmi gün sonra bi ok atıyo gapıya,gapıyı yarıyor. Biniyo atı gaçıyo Şah İsmail. Varıyor; çhöö ne yörük gızı galmış ne bi şey galmış,çadır getmiş. Bu dutuyo yola hayvanıla yörüyor. Bilme gaç gün gittikten sonra akşam namazında köyün kenerında bi gocagarı nenen evi varmış. Oraya varıyo,tık tık gapıyı vuruyor. ''Nene ben yolcuyun müsafir alımın?'' ''Olum yatcek yeri yok'' deyo. Bi kısım sarı lira veriyo, ''buluruz olum buluruz'' deyo gocagarı. ''Eee atı netcez?'' ''Ee benim ahırım yok'' deyo. Bi kısım ta veriyo, ''onu da buluruz oğlum onu da buluruz'' deyo. Neyse orda aşam yemeğini yiyolla, içiyolla. Gulağına bi tıngırtı gidiyor, davul zurna sesi. ''Ula nine bu ne?'' ''Oğul bi yörük gızı deye birisi geldi, kırk gün kırk gecedir davul çalınıyo burda. Yarın gülistan bacasında ata bincek gelin olcak'' deyo. 'Ee nene bunu görebilcez mi?'' ''Oho oğlum beni merdivenden kaktırıverile'' deyo. ''Görümen'' deyor. ''Bu yüsüğü parmağına tak'' deyo, ''çekilin gızla benim bu has evledım de yüssüğü göster yalnız'' deyor oğlan. Varıyolu ''gızla çekilin benim bu has evladım, ben bunu kaç aydır hasretin'' deyor. O zaman ''kim ki'' deyor Gülizar Hanım bakıyo. Bakınca yüssüğü gösteriyo. O ''gızla çekilin bu benim sütanam yahut süt nenem'' deyo. Neyse alıyor evin içine. ''Ee bi padişah oğlu Şah İsmail sene aşık olmuş. Bu yüssüğü sen ona vermişsin. O da sene vemiş. Bu senin arkandan devam edo atılan'' deyor. ''Nerde bu?'' deyo gız. ''Benim evde müsafir'' deyo gocagarı. ''Ee yarın ben'' deyo, ''gülistan bacasında ata bincen son gün gelin olcen. Ben hiç kimsenin atını beğenmeyen, o da gelsin oraya onun atını beğenen. Ozman o da benim at eğer bindirmez arkasına binsede olu desin.'' Geliyolla atları beğenmeyor. Bubasının yeni canı sıkılıyor. Şindi düğün sabının öle ya bi sürü at var, yabancı birisi gelmiş nedi belirsiz onun atına bincen deyo. Galdırıyo ''tamam'' deyo. Arkasına oturuverişin minerim ben deyor. Tabi at da rahvan eyi at. Bu miniyoru, hadi bakalım alıp yürüyor. Onları göyüp gidiyor. Yanında arkıdeşi Arap Üzengi va. Arap Üzengi,''Şah İsmail kaç gündür yoruldun dur şurda dinlen bi öğlen. Azcık istirat edin'' deyor. Yatmış uyumuş galmışla. Bu ara tabi arkasından geliyor bi tabır asker. Bu gelene akılen gırmış Arap Üzengi. Gırıyoru onla uyanmayor. ''Şah İsmail'im kalk uyan deriler davşan kellesi doldu'' deyor. Ordan Şah İsmail'i bi uyansaki bi tabır asker gırmış. Ondan sonra biniyolla at öle ya yürüyolla babasının sarayına. Babası sarayları bütün kilit vumuş. Bu bi ok vuruyo gene sarayın birine ordan yarıyor.Gülizar Hanımlan ikisi o evde hala yaşeyor.
