ÖLÜMSÜZ KÖY
DERLEME YERİ: TAVAS
ANLATAN:HASAN SOYUÇOK,1930
ÖLÜMSÜZ KÖY
Varımış yoğumuş. Eveli bi garı goca vamış. Çoluk çocuk hiç bi şeleri yokmuş. Birbirlerinin yüzüne bakala durulamış. Evleneli yedi yıl olmuş. Garı yedi yıldan beri durup dinlenmiyomuş. ''Başım ağrıyo! Başım ağrıyo! Başım ağrıyo!'' Gocasının başının etini yeyomuş. Gocası götürmedik dokturla,hocula bırakmamış. Nahasın gasının başınde ağrıyı dindirememiş. Adam sabala çalışma gidyomuş. Garı hangi gonşusunun yanına gitse ''Başım ağrıyo,ölcen gari.''diye durup dinlenmeyomuş.Günle böle biteken gonşusunun biri, ''Adız filan yerde ölümsüz köy varımış. Sen bi yo ore gitsene burda ölüyon,gidiyon decene.''demiş. Garı, ''Ben bi yo gocama diyem.''demiş. Aşam gocası geldinden ilk sözü o olmuş:
''Herif bi ölümsüz köy vamış,ore daşınalım yoğusam ben burlarda ölüp gitcem.''demiş. Adam,''Ülen otur yerine,ölümsüz insan mı olu? Ölmecek olsa Sultan Süleman ölmecedi. Ölümsüzlük sene gada galdı mı?''dediyse de garı illa dutdurmuş: ''Gitcez başgı yolu yok''demiş. Adamın evde huzuru galmayınca gadan ne etsin üçüncü gün ''Hadi bakalım,toplan da gidelim.''demiş. Evlerinden eşyalarını toplamışla ölümsüz köye göç etmişle. Vamışla, ore yerleşmişle. Garının içi rahatlamış gari ''ölmecen'' diye. Eve düzel aldırdıktan kerem adam gene sabaları çalışma gitmiş. Garının evine ''Hoş geldine'' gelmişler.Garı onların yanında da ''Benim başım ağrıpbatı.''demiş. Burdaki gala el altından gocalarına bi haber salıyola. Adamlar elinin bıçanlan geliyo. Oysam o köyde insan eti yenyomuş. Accık hasta olanları kesip yeyolamış. Ecelli ölüm olmadından ''ölümsüz köy'' deyolamış. Garı bi güzel kesmişle,yemişle,içmişler. Kellesine de bi tencire gatıp oca vuruvemişle. ''Aşam gocası gelince ye.''deye. Çekmişle,gitmişle. Adam gazanmakdan geliyo: ''Garı!Garı!'' garı yok. Accık e'mek balı yiyen diye tencirenin kapanı bi galdırıp bakıyo; o da ne. Gasının kafası. Adam durumu anleyo emme çare yok.
''İşte senin ölümsüz köyün
Tencirede kaynasın ümün
Ecelden gaçasan bu olu sonun.''diye bi hava çekmiş. Bu gada.
